Her şeklin kendine ait bir sesi ve o sesin de bir algısı vardır. Şeklin algısı aslında şeklin sesinin yansımasıdır.
Wolfgang Köhler 1929 yılında yaygın dili ispanyolca olan Tenerife’de deneyler sırasında katılımcılara soruyor:
“Hangisi Kiki? Hangisi Bouba?”
Katılımcılar soldakinin kiki sağdakinin de bouba olduğunu söylüyor. Sonrasında bu deney 2001 yılında tekrar ediliyor. Vilayanur S. Ramachandran ve Edward Hubbard konuyu tekrar dile getiriyor. Sonuç yine değişmiyor.
Yiyeceklerin seslerinin ve şekillerinin duyularımız üzerinde etkin olduğunu kanıtlamak için araştırmalar yapılıyor. Daha önce deneyimlemiş olsa da hangi meyve/sebze kiki, hangisi bouba diye sorulduğunda formuna bakıp isimler verilerek devam ediyor.
Yumuşak hatlara sahip olan yiyecekler bouba olarak tanımlanırken, keskin hatlara sahip olanlar da kiki olarak tanımlanıyor.
Sonrasında The Fat Duck restoranında, Heston Blumenthal sunum ile ilgili bir konuya etki edebileceği düşünüp servis tabaklarındaki yiyeceklerin şekilleriyle oynuyor. Bu arada bu restoranın 2006 yılında dünya’nın en iyi 50 restoranı arasından 1. seçildiğini de belirtmek isterim.
Katılımcılar adına iki tabak isteniyor.
İki tabağın da muhtevası aynı: sadece pancar.
Değişik olan ise pancarların formları; tabakların birinde keskin kenarlı üçgen pancar, diğerinde de ayni pancarın daha oval hatlara sahip hali.
Katılımcılar tadımdan sonra, keskin hatlara sahip olan pancar tabağına kiki, oval hatlara sahip olan tabaktakilere bouba diyor. Sonrasında farklı yiyecekler ile deneniyor. Tatlı, yuvarlak ve yağlı yiyecek için “bouba” tanımı, asit, taze, acı, tuzlu ya da sitrik gıdalar için “kiki” tanımı ortaya çıkıyor. Gıdalar verdiğimiz isimler de aslında yediğimizi yorumlamamızda büyük rol oynuyor. Kısacası gözlerimizle yiyoruz.
Çikolata Testi
Sadece yazıp geçmenin dışında, okuduklarımızın da bizi duygusal olarak etkilemesi önemlidir. Yazılanları okurken beynimiz bağımlılık örnekleri gösterir.
Çikolatalara insanların hayır demediği söylenir. İnsanların satın alma tercihleri üzerine bir deney yapılıyor. İki kutu çikolata ve kutularında da farklı yazı tipleriyle(kiki&bouba) “çikolata” yazılıyor.
Deneklere kutular içerisinde çikolatalar ikram ediliyor. Çikolataları almadan önce sadece kutular üzerindeki yazı tipleri ile etkileşime giriyorlar. Aradan çok fazla zaman geçmeden, yuvarlak yazı tipiyle(bouba) yazılan kutunun neredeyse tamamı tüketiliyor.
Aslında ürün sunumları, ürünlerin önüne geçen bir değer olarak hayatımızda yer alıyor. Müşterileriniz ve ya kullanıcılarınızı ürününüzle — bu bir gıda da olabilir, belki bir dijital üründen de söz edebiliriz — karşılaşmadan önce görsel olarak doyurmamız gerektiriyor. Görünüşü lezzetinden ve kalitesinden ipuçları taşıyor olabilir.